KENGER KAHVESI

ESKI USUL KENGER KAHVESI 

kenger'in kıtlık zamanlarında anadolu köylerinde kahve olarak tüketilmesidir. kenger tohumları bir sacda kavrulur fakat dikenli kısmı kolay ayrılmadığı için kıl bir torbaya konulup silkelenir daha sonra savrularak çekirdekler ayıklanır. çek...irdekler dibekte dövülerek bildiğimiz kahve gibi pişirilerek içilir ve şifalıdır.
kenger anadolu kurt-türk kültüründe yüzlerce yıldır bilinen ve faydalanılan bir bitkidir. o derece ki; mevlana'nın divan-ı kebir'inde bile anılmaktadır.

* Kenger dikeni ve kahvesi

Kenger dikeninin Türkiye’de yetiştiği yerler:

Orta, Doğu, Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgesi. Nisan-mayıs aylarında çiçek açan, 40-50 cm yüksekliğinde, tüylü çok yıllık, sütlü, dikenli ve otsu bir bitki. Gövdeleri basit veya az dallı, kısa ve kalındır. Yapraklar derimsi, damarlı beyazımsı tüylü, gövdedekiler sapsızdır. Çiçek durumu küreye benzer bir baş şeklindedir. Çiçekler morumsu-kırmızı renklidir. Baş kısmı olgunlukta sarımsı-yeşil renk alır ve dikenler hariç 1 cm kadar uzunlukta olup serttir.(Ansiklopedik bilgi)

Kullanıldığı yerler:

Gövdenin kesilmesi ile çıkan sütten kenger sakızı hazırlanır. Akdeniz bölgesinde olgunlaşan başlar ezilir, çıkan tohumlar kurutulur, sonra kavrulup öğütülerek kenger kahvesi yapılır. Kenger kahvesinin kendine has bir kokusu vardır. Kahve sıkıntısı çekildiği yıllarda halk kahve ihtiyacını kenger kahvesi içerek gidermiştir. Kırbıya (*) ören yerini gezerken kongre binasının önündeki düzlükteki kenger dikenleri dikkatimi çekti. Ören yerin görevlisi yanımızdaydı. “Bu dikenlerin kahvesi olur, biliyor musun?” dedim. O da“Her yıl yakın köylerden birinden yaşlı bir ninecik gelir. Olgunlaşmış diken kellelerini çuvalına doldurur,”bunun kahvesi çok iyi olur, diyerek alır giderdi; Daha erken aylarda gelip sakızını çıkarmak için de uğraştığını görmüştüm, bu viraneliklerin içinde kenger çok biter” diye de ekledi.

Benim işim; bu adı diken olan kengerlerin ortasına oturup bir fotoğraf çektirmek oldu. Yaz ortalarına doğru, yolunuz Gölhisar’a uğrarsa şehir merkezine girdiğinizde arabanızdan inmeden hemen iki km. uzaklıktaki deki adı geçen tarihi şehri görün derim. Bir yere not edin.

Yalnız stadyumunu görün, şimdi bile yapılması zor, çok kalabalık insan topluluğunun temaşa zevkini tatmin edecek yarışların yapıldığı stadyum sizi büyüleyecektir. Gerisini ister istemez gezersiniz, çünkü ilk girişte büyüleneceksiniz. Sevgi ile kalın.

(*): Bazı yerlerde kenger kahvesi yerine; diken kahvesi de derler.
Bitkinin gövdesinin kesilmesi ile çıkan süt 1-2 günde beyazımsı renk alır ve kıvamlı hale gelir. Bundan da kenger sakızı hazırlanmakta ve ipe dizilip satılmakta ve su içerisinde bekletilip sunulmakta.
Olgunlaşan başlar ise kavrulup öğütülerek kenger kahvesi yapılmakta.
Bu kahveyi bulabileceğiniz yer Silifke yakınlarında Diocaesarea antik kenti (Uzuncaburç)

özellikle güney anadolu bölgesinde (karaman, mut, gülnar, silifke) ve güneydoğu anadolu bölgesinde meyvalarının kavrulduktan sonra taş dibeklerde dövülüp elenmesi ile elde edilen bu kahvenin yapımı türk kahvesinin yapımından farklı değildir. tadı alışık olmayanlar için hiçbir zaman türk kahvesinin doygunluğunu ve aroma yoğunluğunu vermeyecektir. ölçeğini isterseniz size söylenilen ölçeğin iki katına hatta çekinmeyin üç katına çıkarın, yine de o doygunluğu ve aroma yoğunluğunu alamayacaksınız. pek yararlı olduğu öne sürülen ve her içişimde bana yakınlarda birileri çok güzel bir kabak çekirdeği çitliyor hissi veren bu kahveyi mersin'de pek çok yerde bulabilirsiniz.