Hindiba kahvesi

Hindiba (Cichorium intybus), kaynağı Avrupa'da bulunan ve 1700' lü yıllarda Kuzey Amerika'ya tanıtılan uzun ömürlü, dayanıklı bir bitkidir. Taze yaprakları salatalar içerisine koyulup yenirken yaşlı ve acı yaprakları da farklı sularda kaynatılıp tüketilebilir. Fakat hindiba, en iyi, kahveye olan ortak benzerliği ile bilinir. Tarihte çoğu zaman, kahvenin bulunmadığı veya pahalı olduğu anlarda insanlar kahve yerine hindiba kavurması tüketirdi.

Hindiba bitkisinin kökü aynı karahindiba bitkisinin kök ağzı gibi uzun ve kalındır. Hindiba kökü kurutulur, kavrulur ve öğütülürse kahve ile eşsiz bir benzerlik oluşturur. Hindibada kafein bulunmamakla beraber kahveye nazaran daha hoş bir kavurma aroması yer almaktadır. Birçok kahve üreticisi, kafein içeriğinin etkisini biraz kırmak amacıyla kahveyi, 30% oranında hindiba ile karıştırma talebinde bulunur.

Bununla birlikte, insanlar ise kavrulmuş meşe palamudu, tatlı patates ve çeşitli yöresel tahıl ürünlerinden kahve yapmayı alışkanlık haline getirmişlerdir. 

                                                               KARA HİNDİBA

Bu bitki o kadar yararli ki Avrupalilar bile Amerika’ya giderlerken yanlarinda kara hindibayi da goturmuslerdir. Oldukca yararli olmasinin sebeplerinden birkaci cok yaygin olmasi (her otlakta boy biter) ve bitkinin butun bolumlerini sifa icin kullanabilirligidir. Ilkbaharda ilk cikan genc filizlerinini salataniza katabilirsiniz, cay olarak kullanabilirsiniz, ciceklerini toplayip kizartabilirsiniz, makarna icin pesto sosu olarak kullanabilirsiniz.

Yapraklari oldukca besleyicidir. Buyuk oranda A vitamini, kalsiyum, potasyum gibi pek cok vitamin ve mineral barindirmaktadir. Fransizlar bu bitkiye ‘pissenlet’ yani cok iseten gibi bir isim takmislardir, burdan da anliyoruz ki diuretik ozelligi de bulunmaktadir.

Karahindiba yapraklarindan hazirlanan bir cay, vucudunuzdaki su toplanmasini disari atar. (tabi ki uzun sure ucakta oturmaktan gibi ciddi olmayan bir sebepten dolayi vucut su topluyorsa bu cay ise yarayacaktir.)

Yemeklerle beraber yenildiginde ise aci tadiyla sindirim sisteminize yardimci olur.

Kokleri karaciger icin harikadir. Akneleri temizlemeye yardimci olur. Karahindiba kahvesi, kahve cekirdeklerinden yapilamdigi icin icinde kafein barindirmaz ama kahveye yakin tat verir. Yani kahve icmeyi cok seviyorsaniz ama asiri kafein almak istemiyorsaniz karahindiba koku kahvesini tavsiye ederim. Fakat karacigerinizi iyilestirmek icin iciyorsaniz, her gun uzun sure (5-6 ay gibi) kullanmanizi oneririm.

Dikkat etmeniz gereken kara hindibanin diuretik etkisinden dolayi dusuk tansiyonlu veya asiri idrar yapan kisilerin pek tercihi olmamalidir.

Simdi gelelim kahvemizin yapilisina:

* Oncelikle toplamis oldugunuz karahindiba koklerini temizleyin. (Karahindibanin derin bir koku vardir, beyazimsidir.)

* Sonra istediginiz buyuklukte dograyip tavada renkleri kararincaya kadar soteleyin. (Kahve rengi olana kadar devam edin)

*Eger kahve ogutme makineniz varsa kokleri yavas yavas ogutun ve bir kavonoza alin. Ya da parcalari daha kucuk kesin.

* Bir finca sicak suda 1-2 tatli kasigi kavurdugunuz ve oguttunuz kokleri ekleyip 7-15 dakikda demlendirin. Kahve makinesinde drip olarak da kullanabilirsiniz.

Demlendiginde veya kahve makinasindan damladiginda rengi kahveye benziyor olmali.

Dilerseniz krema veya bal katabilirsiniz.

Afiyet bal seker olsun!